Hayrola efendim, canınızı sıkan bir şey mi var?
Akşam garip bir rüya gördüm.
Hayırdır inşallah?...
Hayır mı şer mi öğreneceğiz.
Nasıl yani?
Hazırlan, dışarı çıkıyoruz.
Ve iki molla kılığında çıkarlar yola. Görünen o ki, padişah hâlâ gördüğü rüyanın tesirindedir ve gideceği yeri iyi bilir. Seri, kararlı adımlarla Beyazıt'a çıkar, döner Vefa'ya, Zeyrek'ten aşağılara sallanır. Unkapanı civarında soluklanır. Etrafına daha bir dikkatle bakınır. İşte tam o sırada yerde yatan bir ceset gözlerine batar, sorarlar:
Hele yaşlının biri çok öfkelidir: