BAHÇELİ'DEN O İMAMA SERT TEPKİ
Bahçeli: Veliaht Prens için çember daralıyor
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, partisinin grup toplantısında konuştu. Bahçeli, "19 Ekim tarihli Cuma hutbesinde Veliaht Prens için özel olarak ilahi ilhamlara mazhar kırılmış kişi şeklinde taltifidir. Efendimizin Hz. Ömer için kullandığı bu ifadenin Prens Selman için kullanılması hüsran verici bir hezeyandır. Karanlık ilişkiler kuran, cinayet şebekelerini seferber eden, gizli ajanda sahibi olan, dilinin altında emperyalistleri arkalayan bir şahıs nasıl oluyor da ilahi ilhamlara mazhar olabiliyor" dedi.
Behçeli, Cumhurbaşkanı Erdoğan ile görüşmesine ilişkin ise "Gündemi davet sahibi belirler" dedi.
Bahçeli: Veliaht Prens için çember daralıyor
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, partisinin TBMM Grup Toplantısında partililere sesleniyor.
İşte Bahçeli'nin konuşmasından satır başları;
Dün Mevlid Kandili'ni dua ve şükran ile andık. Kandiller nefsin yanıltıcı istek ve arzularından uzaklaşmayı sağlayan müstesna zamanlardır. Peygamberimiz, dürüstlük, iyi niyet, hoşgörü meşalesiydi. Sözü dinlenirdi, herkes tarafından takdir edilirdi. Eminliğinden hiç şüphe duyulmazdı. Ne mutlu bize ki, onun izinden yürüyoruz.
NE ZAMAN AYRILMIŞSA SAVRULMUŞTUR
Peygamberimizin doğumu beşeriyet tarihinin en önemli hadiselerindendir. Tıpkı bugünkü gibi mazlumlar inim inim inliyordu. Peygamberimizin doğumu ile huzur ve refah yeniden yeşermişti. İslam toplulukları dinimizin ana rotasından ne zaman ayrılmışsa savrulmuştur. Müslüman coğrafyası öyle bir buhrana girmiştir ki, haksızlıklar ve zulüm çoğalmıştır. Zillet bugünkü şartlarda öne çıkmış, fırlamıştır.
İHANETTEN GEÇİNENLER HARAMZADEDİR
İslam ülkelerinde servet ve şehvete kapılmış prenslere, emirlere, krallara dikkat ediniz. Bunun neresinden tutalım, nasıl düzeltelim? Bir yanda karıncayı incitmekten korkan peygamberimiz duruyorken, bir yanda en vahşi cinayeti Müslüman kisvesi altında işleyebilen cüce bir azınlık vardır. İnanıyoruz ki Allah Cabbar'dır, Kerim'dir, Rauf'tur, Aziz'dir. Dünya iktidarları için zulmedenler, ihanetten geçinenler haramzadedir.
Kuran'ın bir insanın canına kıyan tüm insanlığa kıymış gibidir ifadesi kimsenin gündeminde yoktur. Ortak akıl paslanmış, ortak vicdan kurumuştur. Her gün 5 vakit okunan ezanların hatırına, her gün amin diyen eller adına soruyorum; İslam topluluklarını esir alan kargaşa ve karmaşa nereye kadar sürecektir? Efendimiz yetim büyüdü, tüm yetimlerin umudu oldu. Peki bugünkü yetimlerin hakkı ne zaman korumaya alınacaktır? Aksi halde bu girdap daha da genişleyip, Allah muhafaza hepimizi içine alacaktır.
ORTADOĞU'DA PAYLAŞIM KAVGASI YAŞANMAKTA
İslam coğrafyası terörle yıldırılmak, teslim alınmak isteniyor. Bölgenin mihenk taşı olan Türkiye, bu senaryolardan etkileniyor, zarar görüyor. Ortadoğu'daki kavganın temelinde hakimiyet kaygısı yatmaktadır, paylaşım kavgası yaşanmaktadır. İstenen zayıf ve kukla devletlerdir. İstenen maşalığa hazır terör devletleridir. Ortadoğu'nun ve İslam ülkelerinin kanlı bıçaklı hale getirilmesi burada aranmalıdır.
TERÖRİSTE SİLAH SATACAK KADAR HAYSİYETSİZLER
Sözde kral, emir ve şeyhler için öncelik İslam'ın itibarı değil, saltanat çıkarlarıdır. İşin asıl boyutu hala bu tehlikenin fark edilememiş olmasıdır. Yeri gelince mangalda kül bırakmayan her ülke terörizmi kınamaktadır. Kazın ayağı hiç de görüldüğü gibi değildir. Göz vardır, izan vardır. Her şey ortadadır. Herkes teröre karşıysa bu caniler nasıl yaşayabiliyorlar? Bir bakıma üzüm üzüme baka baka kararmış. Emperyalizm tuzağına düşen ülkelerin yüzleri simsiyah kesilmiştir. Teröristlere TIR'lar dolusu silah gönderenleri nereye koyacağız? 2013 ile 2017 yılı arasındaki silah satışları yüzde 20 artmış durumdadır. Caniler ekmek alır gibi silah almaktadır. Önemli bir bölüm silah ise bedelsiz ve hibedir. Teröristlere silah satışı yapacak kadar haysiyetsiz olmuşlardır. Bu nasıl bir ilkesizliktir. Önce sorun yaratıp sonra silah satmak, sorun çıkarıp, müdahale etmek bilinen bir sömürgeci politikasıdır. Yoksulluk İslam ülkelerine sinmiştir. Yolsuzluk İslam ülkelerine demir atmıştır.
Tarihe bakınca nice bedbahtın ibretlik acıklı sonunu görmek mümkündür. Allah mutlak galiptir. Bunu yine göreceğiz. Büyük Türk Milleti olarak tanık olacağız.
SUUDİ ARABİSTAN'IN GİRİŞİMİ TÜRKİYE'NİN SAYESİNDE ÇÜRÜTÜLDÜ
Günlerdir Cemal Kaşıkçı cinayeti konuşuluyor. Kimlerin doğrudan parmak izi olduğu tartışılıyor. Kaşıkçı krizi uluslararası bir meseleye dönmüştür. Kaşıkçı cinayeti ezberleri bozmuş, pandoranın kutusunu açmıştır. Ülkemiz hakkın ve hukukun yanındaki duruşu ile takdir toplamaktadır. 2 Ekim 2018 tarihinde vukuu bulan Kaşıkçı cinayeti birçok soru işaretini peşinden getirmiştir. Suudi Arabistan'ın örtbas çabası Türkiye'nin delilleri ile çürütülmüştür. Riyad yönetimi ilişkisi olmadığını savunmuştur. Titiz çalışmalar sonrası, Kaşıkçı'nın konsoloslukta öldürülerek parçalara ayrıldığını itiraf etmek zorunda kalmıştır. Türkiye, Suudi Arabistan'a 18 kişi için iade talebinde bulunmuştur. Suudi yönetimi 18 kişiyi gözaltına almış, 5'i hakkında idam kararı vermiştir. Kimi kurtarıp, kimi asacakları aşikardır. Cinayetin baş azmettiricisi olarak belirtilen veliaht bu olayların bir daha yaşanmaması için kurulan heyetin başına getirilmiştir. Kuzu, kurda teslim edilmiştir. Gerçeğin ortaya çıkmak gibi bir huyu vardır.
SUUDİ DIŞİŞLERİ BAKANI'NA SERT TEPKİ
15 Kasım'da açıklama yapan Suudi Dışişleri Bakanı, meselenin siyasileştirilmesinin İslam coğrafyasının bölüneceğinden bahsetmiştir. Bu bakan bana göre halt etmiştir. Maktul bellidir, müşteki bellidir, cinayet mahali de bellidir. Kaşıkçı'yı öldüren caniler bellidir. Saklanacak ne kalmıştır? Gizlenecek ne kalmıştır?
MAKKE İMAMINA TEPKİ
Bizi üzen başka bir olay ise 19 Ekim tarihli Cuma hutbesinde Veliaht Prens için özel olarak ilahi ilhamlara mazhar kırılmış kişi şeklinde taltifidir. Efendimizin Hz. Ömer için kullandığı bu ifadenin Prenns Selman için kullanması hüsran verici bir hezeyandır. Karanlık ilişkiler kuran, cinayet şebekelerini seferber eden, gizli ajanda sahibi olan, dilinin altında emperyalistleri arkalayan bir şahıs nasıl oluyor da ilahi ilhamlara mazhar olabiliyor.
'CUMHUR İTTİFAKI' VURGUSU: İZİN VERMEYECEĞİZ
"FETÖ/PKK işbölümü yapmış ortaklar pusuda bekliyorlar. Türkiye üzerinde yeni bir hain deneme, yeni bir şer oyun planlanıyor. Ekonomideki sorunları siyasal tepkiye dönüştürmek ve 31 Mart seçimleriyle ilgili maksatlı bir hazırlık yapılıyor. Cumhurbaşkanlığı hükümet sisteminin üzerinde tehlikeli polemikler tetilklenip, provokasyonlar tertipleniyor. Buna izin vermeyeceğiz. Zillet ittifanın tuzaklarını yine kökünden bozacağız. 'Atatürk ilah değildir' ve ' Atatürk benim ilahımdır' diyen provokatörler sabırları zorluyor. Şunu çok iyi bilsinler ki, Türk milleti şiddeti ne olursa olsun her ihaneti, rezaleti ve felaketi yerle yeksan etmeye hazırdır..."