Emekli Öğretmen
Içinden çıkan bir genç: Hocam sizi gideceğiniz yere kadar götüreyim. Öğretmen genci tanımamış. Genç: – Benim hocam Hacı Bekir, tanımadınız mı? Kayseri Lisesi’nden. – Öğretmen biraz hafızasını yoklayınca genci tanımış.
– Oğlum Hacı Bekir seni tanıdım ama bu ne zenginlik, sen fakir bir öğrenciydin.
Hacı Bekir anlatır:
– Öyleydim hocam ama, okuldan sonra ticarete başladım. Kısa zamanda biraz para
Reklamlar
kazandık.
Bunu duyan öğretmen iyice şaşırır:
– Oğlum ticaret hesap işidir. Ben seni matematikten sınıfta bırakmamış mıydım? Sen nasıl ticaret yapıyorsun?
– Valla hocam matematik falan bilmem. 1’e alıp 4’e satıyorum. Aradaki 3’le de geçinip gidiyoruz…
Gözlerini Yumsana Dede
Yaşlı adam ile torunu birlikte oturmuş sohbet ediyorlardı. Bir ara çocuk dedesine bakarak şöyle dedi:
– Dedeciğim gözlerini kapatır mısın? Gayri ihtiyari gözlerini kapatan dedesi, bir taraftan da sormuş:
– Hayırdır evlat, gözlerimi neden kapattırdın?
– Niye olacak dede, annem dün akşam “Deden gözlerini yumduğunda çok zengin olacağız” demişti
Ben veririm
Winston Churchill, başbakan olduğu dönemde, sürekli çekiştikleri bir partinin önde gelen üyelerinden biriyle, ancak bir kişinin geçebileceği bir merdivende karşılaşmış. Karşısındaki adamı hiç sevmeyen Churchill, merdivenin iki yanına kollarını açmış ve “Bir aptala yol veremem!” diye kükremiş. Bunun üzerine karşısındaki Sir Lincoln kenara çekilmiş ve gülümsemiş,
“Ben veririm efendim…”