arkadaşları, “Ya bırak adam zaten sarhoş ne konuşacaksın ne anlatacaksın hâle bak ayakta zor duruyor bırak başına iş alacaksın” deyince
Derviş “Mübarekler o da bizim gibi Allah’ın yarattığı bir
kul değil mi? Hem Peygamber Efendimiz – Bir kötülük gördüğünüzde elinizle düzeltin, elinizle düzeltemiyorsanız dilinizle düzeltin, dilinizle de düzeltemiyorsanız kalbinizden buğz edin, bu da imanın en zayıf noktasıdır- buyurmuyormu?” diyerek arkadaşlarını dinlemez ve sarhoş adama seslenerek yanına gider ve derki:
Sarhoş hiddetlenerek kızğın bir şekilde dervişin üzerine yürüyerek : “Sen Allah’ın evine nasıl şarap dökersin, nasıl müslümansın sen, olacak iş mi bu, Allah’tan korkmazmısın.
Eyvallah. Amma nasıl olurda Allah-u Tealanın kendisine kul olup ibadet etmeni istediği için sana rahmeti ve lutfu ile emanet ettiği şu mükemmel ve muazzam beden sarayının içine şarap dökersin.?