Diyabet Şeker hastalığı nedir? Diyabet belirtileri, tedavisi ve türleri nelerdir?Diyabet nedir, diyabet ya da halk arasında bilinen adı ile şeker hastalığı belirtileri nelerdir?.. Diyabette temel unsur insanın kan şekeri seviyesinin yükselmesidir. Diyabet hakkında bilmeniz gerekenler, diyabetten korunma yolları bu haberde...
Kandaki şeker düzeyinin (mg/dL olarak) çok yüksek olması diyabet ya da halk arasında bilinen adı ile şeker hastalığına işaret eder.
Diyabette Tip 1 ve Tip 2 ve 'gebelik diyabeti' olarak üç ana kol bulunur. 21'inci yüzyılın en sinsi hastalıklarından biri olarak kabul edilen diyabet yine de tedavisi olan, yaşam şekli değiştirilerek kolayca kontrol altına alınan bir hastalıktır.
Diyabet belirtileri ve tedavisi...
Böbrek problemleri, inme, felç riski, kalp hastalığı, gözde görme problemleri, diş hastalığı, sinir hasarı ve ayak şişme gibi sorunlara yol açan diyabet dünyada her yıl milyonlarca insanı etkiliyor. Türkiye'de son 10 yılda büyük artış hızı ile genç yaştakiler dahil toplumun her kesimini etkiliyor.
Diyabet belirtileri ve diyabet tedavisi hakkında bilinmesi gerekenleri haberimizde sizler için derledik…
DİYABET NEDİR?
Diyabet, temelde pankreasın artık yeterli miktar insülin üretemediği veya vücudun ürettiği insülini iyi kullanamadığında ortaya çıkan kronik bir hastalıktır.
İnsülin hormonu, vücutta pankreas tarafından üretilen, yenilen gıdalardan gelen glikozun kan akışından vücuttaki hücrelere enerji üretmek için geçişine izin veren ve temelde bir anahtar gibi davranan hormondur. Tüm karbonhidratlı yiyecekler kandaki glikoza bölünür. İnsülin, glukozun hücrelere girmesine yardımcı olur.
İnsülin üretememek veya etkili şekilde kullanmamak, kanda yükselmiş glikoz seviyelerine (hiperglisemi olarak bilinir) yol açar. Uzun vadede yüksek glikoz seviyeleri vücutta hasara ve başta böbrekler olmak üzere çeşitli organ ve dokularda yetersizliklere ve sorunlara yol açar.
DİYABET TÜRLERİ
Tip 1 diyabet: Her yaşta insanda görülebilir hatta en çocuk yaşta gelişebilir genellikle de en sık okul çocuklarında ve ergenlerde görülür. Tip 1 diyabette vücut çok az insülin üretir veya üretemez, bu da kan şekeri seviyesini kontrol altında tutmak için sıkıntı yaratır, kişi günlük insülin ihtiyacını ünsilin iğnesi (enjeksiyon) ile karşılama ihtiyacı duyar.
Tip 2 diyabet: Genelde yetişkinlerde çok daha yaygındır ve tüm diyabet vakalarının yaklaşık % 90’dan fazlasını oluşturur. Tip 2 diyabette, vücut ürettiği insülini gerektiği gibi kullanmaz. Tip 2 diyabetin tedavisi ilaç almadan mümkündür. Bunun için önce yaşam tarzını değiştirmek, fiziksel aktiviteyi artırmak ve sağlıklı beslenme de dahil olmak üzere genel alışkanlıkları değiştirmek gerekir. Buna ilaveten tip 2 diyabet sorunu yaşayanların çoğuna kandaki glikoz seviyelerini kontrol altında tutmak için ilaçlar verilir ya da daha ileri aşamada insülin iğneleri kullandırılır.
Gebelik diyabeti: Kadınlarda hamilelik sırasında ani yüksek kan şekeri içeren ve hem anne hem de çocukta komplikasyonlarla ilişkili olan bir diyabet türüdür. Genellikle hamilelikten sonra geçer, ancak kadın bu dönemde yüksek şekerden etkilenir ve çocuğu da ileriki yaşamının bir döneminde tip 2 diyabetin yüksek gelişme riski altındadır
ŞEKER HASTALIĞI-DİYABET BELİRTİLERİ
Tip 1 diyabette genellikle semptomlar çok benzerdir ve hayatı tehdit edici olabilir. Bu nedenle tip 1 diyabet genellikle oldukça hızlı bir şekilde teşhis edilir.
Tip 2 diyabette ise birçok insanın hiçbir semptomu yoktur; diğer bulgular yaş ilerlemesinin bir parçası olarak görüldüğü için fark edilmeyebilir. Mesala gözü bozulan biri bunu diyabete yormaz...Bu nedenle de, belirtiler ilk fark edildiğinde diyabetin komplikasyonları zaten mevcut olabilir.
DİYABETE NASIL TEŞHİS KONULUR?
En yaygın diyabet belirtileri:
-Gece uyurken bile susamak. Gece yarısı kalkıp su içme isteği.
-Uyku sırası dahil daha çok idrara çıkmak.
-Bazen açıklanamayan ani kilo kaybı (tip 1 diyabete özgü)
-Ruh halinde zaman zaman dengesizlikler
-Dönem dönem baş ağrısı
-Bacaklarda ve elllerde ya da ayak uçlarında ağrı ve karıncalanma
-Gün içinde kendini miskin, yorgun ve uyuşuk ve hımbıl hissetmek
-Sürekli açlık hissi, hatta zaman zaman açlıktan titreme atakları
-İyileşmeyen yaralar ve vücutta kabanmayan yaralar
-Zaman zaman kaşıntı, cilt enfeksiyonları
-Gözde görme kaybı, bulanık görme
DİYABET TEDAVİSİ-DİYABET İLAÇLARI
Öncelikle kişinin kan şekeri düzeyini kendisi parmak ucundan bir damla kan alarak pratik cihazlarka düzenli olarak izlemelidir. Eğer düzenli bir yükseklik varsa doktor kontrolü ile insülin enjeksiyonu ve oral ilaçlar da tedavide rol oynayabilir. Ama öncelikle sağlıklı beslenme, düzenli kilo kontrolü ve yürüyüşler, aktivite ritmik spora başlamak da diyabetin tedavisindeki en önemli faktörlerdir.
Genel diyabet tedavisi ve kilo koruma
Sağlıklı yaşam ve iyi beslenme diyabet hastalığının tedavisinin de önemli bir parçasını oluşturur. Genel sağlığınızın iyi olması, sağlıklı bir beslenme düzeni ve spor-egzersiz planı ile kilonuzu korumak (ideal kilo) işin temelidir.
Diyabette sağlıklı beslenme çok önemli
Diyabette beslenme, sanılanın aksine özel bir diyabet diyetini içermez. Akdeniz tipi beslenme yani daha çok meyve, sebze, yağsız protein ve kepekli tahıllara (besin ve lif bakımından yüksek, yağ ve kalorinin düşük olduğu) ve doymuş yağları, paketli gıdaları rafine karbonhidratları ve tatlıları azaltmaya odaklanmanız gerekir.
Ancak neyi ne kadar yemeniz gerektiği konusunda bir beslenme uzmanı ya da diyetisyenden yardım almak en doğru olanıdır.
Diyabette spor ve fiziksel aktivite şart
Sadece diyabet olanların değil, her yaştan sağlıklı olmak isteyen hemen herkesin düzenli spor, yürüyüş ya da egzersiz yapması beklenir. Diyabet hastaları için bu daha da kaçınılmazdır. Egzersiz ve spor şekeri enerji olarak kullanıldığı hücrelere taşıyarak kan şekeri seviyenizi hızla düşürür. Egzersiz aynı zamanda insüline duyarlılığınızı artırır, bu da vücudunuzun hücrelerinize şeker taşımak için daha az insüline ihtiyaç duyduğu anlamına gelir.
Haftada en az 3-4 kez 30 dakika veya daha fazla egzersiz yapmayı yaşınıza ya da kilonuza göre doktorunuza danışarak hedefleyin. Egzersiz araları günde üç defa 10 dakika kadar olabilir. Uzun süre egzersiz yapmadıysanız, yavaş yavaş başlamanız önerilir.