Tımarhanede delilere test yapıyorlarmış. Duvara büyük bi otobüs çizmişler delilere de “buyrun binin
otobüs kalkıyo” demişler. Delilerin hepsi akın etmiş otobüse binicem diyen duvara çarpıp düşmüş. En son bi deli kalmış onda bi hareketlilik yokmuş doktorla akıllandığını düşünerek sormuş:sen niye binmiyosn” diye. Deli:
“Otobüs doldu da o yüzden”
**********************
EN KOMİK FIKRALAR
Kötü Alışkanlık
Doksanlı yaşlara yaklaşmış iki yaşlı kadın sohbet ediyorlarmış.Benim bey bu sıralarda kötü bir alışkanlık edindi. Tırnaklarını yemeye başladı. Ne yaptıysam vazgeçiremedim. Sinirlerimi bozuyor."
Diğer kadın ise cevaben:
"Haklısın benimki de bir ara başladı ama uyguladığım tedbirlerle tırnak yemesini engelledim." der.Çok iyi! Ne yaptıysan bana da öğret lütfen."
"Çok basit dişlerini sakladım."
Gümrükten Geçen Papağan
Adam, papağanını gümrükten kolay geçirebilmek için bir kutuya koymuş, üstüne de "kırılacak eşya" diye yazmıştı.
Gümrük memuru yazıyı okuyunca, kutuyu şöyle bir silkelemeye başladı. Aynı anda içeriden papağanın bağırdığı duyuldu:
"Şangur şungur.. Şangur şungur.."
En Komik Fıkralar Okurken Güldüren Uzun ve Kısa Fıkralar Fıkra Oku
Tekrar İnip Binsek mi?
Bir makine, bir elektrik, bir de bilgisayar mühendisi arabayla yola koyulmuşlar. Bir süre sonra araba arıza yapmış, kenara çekmişler. Makina mühendisi:
"Dur ben bi' bakayım..." deyip kaputu açmış.motor blokuna, şafta, diğer aksamlara bakıp bir şeyler yapmış, arabaya binmiş. Marşa basmış, araba çalışmamış.
Elektrik mühendisi:
"Dur bi' de ben bakayım..."deyip kaputu açmış. Aküye bakmış, kabloları kontrol edip arabaya binmiş. Marşa basmış, araba çalışmamış.
İkisininde kafası bilgisayar mühendisine doğru dönmüş.
Bilgisayar mühendisi:
"Eee...inip tekrar binsek mi?"
En Komik Fıkralar Okurken Güldüren Uzun ve Kısa Fıkralar Fıkra Oku
Siz Olsanız Ne Yapardınız?
Mahkemede hakim davacıya sormuş:
"Kazadan sonra size 'Nasılsınız?..' diye soran otoyol polisine 'Çok iyiyim, harikayım' demişsiniz, şimdi tam tersini söylüyorsunuz ve tazminat istiyorsunuz!"
"Efendim atım Karataş."
"Bırak şimdi atını matını… Olayı anlat..!"
Parayı Veren Düdüğü Çalar Fıkrası
Çocuklar, pazara gelen Nasreddin Hoca'nın etrafını sarmış. "Hoca, bana düdük al!" demiş biri. "Bana da, bana da!" demiş bir diğeri.
Diğerleri de sırayla:
– Ben de düdük isterim!
– Bir tane de bana!, demişler.
İçlerinden sadece biri Nasreddin Hoca'ya düdük parası vermiş. Hoca, parayı alıp pazara gitmiş.
Hoca, akşam pazardan dönünce çocuklar etrafını sarmış. Her biri düdüğünü istemiş. Cebinden bir düdük çıkaran hoca, parayı veren çocuğa vermiş.
Diğer çocuklar hep bir ağızdan bağırmış:
– Hani bizim düdüğümüz?
Nasrettin Hoca gülerek,
– Parayı veren düdüğü çalar, demiş
Siz Olsanız Ne Yapardınız?
Mahkemede hakim davacıya sormuş:
"Kazadan sonra size 'Nasılsınız?..' diye soran otoyol polisine 'Çok iyiyim, harikayım' demişsiniz, şimdi tam tersini söylüyorsunuz ve tazminat istiyorsunuz!"
"Efendim atım Karataş."
"Bırak şimdi atını matını… Olayı anlat..!"
Gönlüm Razı Olmadı
Nasreddin Hoca, kasabadan Kur'anı kerim, tefsir ve ilmihal gibi bazı kitaplar almış. Bir çuvala yerleştirmiş. Çuvalı sırtına almış, eşeğine binmiş köyüne doğru gidiyor.
Yada Hoca'yı görenler :
" Bre Hoca, çuvalı niye kendi sırtına aldın ?" diye sormuşlar.
"Ne yaparsın" demiş Hoca, "zavallı hayvan zaten benim bütün kahrımı çekiyor. Kendi bindiğim yetmiyormuş gibi çuvalı da ona taşıtmaya gönlüm razı olmadı."
Bugün Ayın Kaçı? Fıkrası
Nasreddin Hoca bir gün bir işi için Konya'ya gitmiş. Yolda giderken bir adam Hoca'yı durdurmuş:
– Pardon Amca, bugün ayın kaçı biliyor musun?, demiş.
Hoca:
– Ne bileyim yahu! Ben buraların yabancısıyım, demiş.
Melodiye Eşlik Eden Köpek
Küçük çocuk, keman dersi için evde prova yapıyor, babası da oturmuş gazete okuyordu. Evin köpeği de çocuğun kemanından çıkan melodilere havlayarak eşlik ediyordu.
Bu gürültüde babanın gazete okuması mümkün mü? Bir duruyor, iki duruyor, ama ne çocuk keman çalmayı ne de öteki havlamayı kesiyordu. En sonunda baba, oğluna seslendi:
"Oğlum, şunun bilmediği bir parça çalsana!"