Araştırma yapan bilim insanları "fleksitaryen" beslenme biçiminin dünya için daha faydalı olacağını söylüyorlar. Fleksitaryen beslenme modeli ise bitkilerden elde edilen gıdaların tüketimi.

BBC'nin yaptığı araştırmaya göre sürdürülebilir yaşam koşullarının sağlanabilmesi için (2050 yılına kadar) 3 temel şey gerekiyor.

Bu temelin ilk adımı et tüketimini sonlandırmak! Et tüketiminin önüne geçerek bitkisel kaynaklardan beslenme modelini benimsemek. İkinci adım gıda israfının önüne geçmek. Bu adım gerçekten çok önemli ve değerli. Dünyanın hemen hemen her yerinde tonlarca gıda çöpe gidiyor... Son aşama ise tarım uygulamalarının iyileştirilmesi.

Oxford Üniversitesi'nden Dr. Marco Springman, "Bir dizi sağlıklı beslenme biçimini benimseyebiliriz ama son bilimsel kanıtlara göre, bunların ortak noktası hepsinin göreceli olarak bitkilerden elde edilmiş gıdalardan oluşması. İsterseniz az miktarda hayvansal ürün tüketebilirsiniz. Buna Akdeniz beslenmesi de diyebilirsiniz, biz fleksitaryen diyoruz. Peskataryen, vejetaryen ya da vegan da olabilirsiniz. Biz daha muhafazakar bir yaklaşım izleyip fleksitaryen diyeti önerdik ama bu beslenme biçiminde bile kırmızı et tüketimi haftada bir kezi geçmiyor" şeklinde konuyla ilgili açıklama yapıyor.

Araştırmacılar, gıda sisteminin iklim değişikliğinin en önemli ve bir numaralı itici gücü olduğuna, tatlı su kaynaklarının tükenmesine ve aşırı azot ve fosfor üretiminin çevre kirliliğine neden olduğunu belirtiyor.

Bilim insanlara göre bu şartlar sağlanamazsa dünyanın sınırları zorlanacak duruma gelecek...

Peki et yemeyi bırakınca vücudumuzda neler olur?

Atalarımızdan kalma bir söz vardır, 'et girmeyen eve doktor girer' diye... Araştırmalar ise aslında böyle bir şey olmadığını ortaya koyuyor:

George Washington Üniversitesi’nde yapılan araştırma sonucu, hepçil beslenen birinin vejetaryen olduktan sonra kaç kilo verdiğini ortaya koydu. Et yemeyi bırakan katılımcılar ortalama 4,5 kilogram verdi. Araştırma sonucu şu ortaya çıkıyor; araştırmayı gerçekleştiren ekipten Neal Barnard “Otçul beslenmenin egzersiz rutininizi artırmadan ve aldığınız kalorileri almadan kilo vermenizi sağladığı bu araştırmanın en önemli sonucu” diyor.

Dünya Sağlık Örgütü'nün yayınladığı rapora göre işlenmiş et ürünlerini tüketmek kanserojen etki yaratıyor. Bu gıdaların tüketimini sonlandırmak sağlığınız için çok ciddi ve güzel bir adım olacak. Öyle ki işlenmiş et ürünlerini yemek sigara içmekle aynı kategoride değerlendiriliyor.

Kırmızı et tüketmenin kalp rahatsızlıklarıyla da bir ilişkisi bulunuyor. ABD’deki Lerner Araştırma Enstitüsü’nün araştırmasına göre; ette bulunan karnitin kalp rahatsızlıklarına sebebiyet verebiliyor.

Mynet.com