YOK ARTIK İYİCE ZIVANADAN ÇIKTILAR
Hukuksuzluğu kutsayan CHP
.
Ülkemizdeki adalet açısından son derece vahim bir karar bu! Aynı zamanda “Türk Milleti adına karar veren”yargıya meydan okuma. İlaveten, iftira ve hakaret gibi eylemlere verilen çok açık bir destek. Hatta adalete meydan okuma bile diyebiliriz. Sergilenen tavırla, mahkemelere ya “verdiğin kararları doğru bulmuyoruz”ya da “sen istediğin kararı ver, biz hukuksuzluğu desteklemeye devam edeceğiz” mesajı veriliyor:
Bedeli neyse öderiz, hukuku çiğnemekten vazgeçmeyiz.
CHP’li milletvekillerinin Kemal Kılıçdaroğlu için oluşturduğu “hakaret ve iftira fonundan” bahsediyorum. “Hakaret ve iftira” diyorum, çünkü devam eden tazminat davalarının tamamına yakını bu iddiayla açılmış durumda. Buna bir de “yalan beyanı”ekleyebiliriz.
Kılıçdaroğlu, işte bu suçlamalar yüzünden tazminat ödemeye mahkûm ediliyor. CHP’li milletvekilleri de adeta “devam et, arkandayız” dercesine tazminat fonu oluşturuyor. İçlerinden biri de çıkıp, “ağzına sahip ol da bizi bu duruma düşürme” demiyor, diyemiyor.
Bu görüntü, Türkiye’ye de Türk Siyasetine de yakışmıyor!
***
Şu karara bakın:
Bir fon kurulacak. CHP’li milletvekilleri 5’er bin lira ödeyecekler. 142 milletvekilinden 710 bin lira para toplanacak. Bu parayla da Kılıçdaroğlu’nun ödemeye mahkûm edildiği tazminatlar karşılanacak. Yetmezse, bir daha, bir daha toplanacak… CHP Grup Başkanvekili Engin Özkoç, “Kılıçdaroğlu’nun haberi yoktu, biz yaptık” diyor. “Ya istemezse” sorusuna da şaka gibi bir cevap veriyor:
Bu, Kemal Bey’in takdirine bıraktığımız bir karar değildir.
Ne biçim ifade bu? Kılıçdaroğlu, CHP’de alelade bir memur mu? Kendisine talimatlar verilecek, O da uygulayacak! Peki, nereye gitti kişilik hakları? “Biz dayatıyoruz, o da evet demek zorunda”şeklindeki tavır da bir başka hukuksuzluk! Kemal Bey, “hayır” derse, böyle bir uygulamayı kimse yapamaz. Bu fonun kurulması demek ki O’nun da işine geliyor. Kim bilir, belki başından beri Kılıçdaroğlu da bu karar alma sürecinin içinde.
***
Her şeyi bir tarafa bırakalım, böyle bir uygulama etik açıdan doğru değil…
Kurulan bu fon, aynı zamanda siyasetteki üslupsuzluğun yüceltilmesi ve kutsanmasıdır. Yalan, hakaret ve iftira gibi eylemlere verilen çok açık bir destektir. Siyasi kirliliği artırma yolunda atılan tehlikeli bir adımdır.
Baksanıza, milletin gözünün içine baka baka “Siyasi rakiplerinin kişilik haklarını ayaklar altına al Kemal Bey, biz arkandayız” deniliyor. Hukuka uymak yerine hukuksuzluk teşvik ediliyor. Çünkü, “verilen cezayı biz paylaşırız” denilmesinin başka bir anlamı yok.
Hani CHP “temiz siyaset” istiyordu?
Hani Kemal Bey, sözde “adalet için” Ankara’dan İstanbul’a kadar yürümüştü?
Hani, Kılıçdaroğlu her fırsatta “Kul hakkı çok önemli” diyordu?
Bu “hakaret fonu” uygulaması hepsini sildi süpürdü. Laflar uçup gitti, ortada icraat kaldı. Ne demişti Ziya Paşa: “Ayinesi iştir kişinin lafa bakılmaz.”
Olmadı bu, hiç olmadı. Bu fon oluşturma kararıyla sadece CHP değil, Türk Siyaseti de alabildiğine yara aldı! İzahı yok bunun, tek kelimeyle çirkin!
AKŞAM
EMİN PAZARCI